Konferansta Dünya ve Türkiye örnekleriyle geleceği biçimlendiren kurumlar, kişiler ve eğitimi etkileyen faktörler üzerine bir değerlendirme yapılarak eğitim sistemi, bilimsel verilere dayanarak somut örneklerle açıklandı.

Gates Vakfının yaptığı global araştırmaya göre eğitimde en etkili faktör öğretmen olarak belirlenmiştir. Ülkemizde yapılan bir çalışmaya göre en etkili faktörler yüzdelik oranlara göre %4 teknoloji, %0 okul binası, %96 öğretmen olarak belirtilmiştir. Bu verilerle öğretmenlerimizin gelişimi, kendilerini güncel tutmanın öneminden bahsedilmiştir.
Nokia firmasından bir örnek veren İzgören Nokia firmasının zamanında dünyanın en büyük telefon üreticisi olduğunu hatta satılan 3 telefondan birinin Nokia olduğunu, günümüzde ise firmanın gelişime ve değişime ayak uydurmayarak şu anda yok olduğunu aktardı. Türkiye'de nüfusun %39'u okuma-yazma, okuduğunu anlama, basit matematik ve problem çözme gibi temel yeteneklere sahip olmadığını açıkladı.

Okuduğunu anlamayanların oranının 4. ve 8.sınıf öğrencilerinde ise %66 olduğunu belirterek hangi branş olursa olsun akademik başarı için okumanın birinci kural olduğu düşüncemizi destekledi.
Akademik çalışmalarda ilerlerken asıl eğitim kısmının daha önemli olduğu bunun içinde "Nasıl iyi insan olunur? ", "Nasıl bir dünya vatandaşı olunur?" kısmı ile ilgilenmemiz gerektiğini aktardı. Habiat Derneği'nin 6 yıldır düzenli olarak yaptığı Gençliğin iyi olma hali adlı saha çalışmasında ise gençlerin giderek gelecekten umutlarını kestiğini 2017 yılında yapılan araştırmaya göre yaşamından memnun olan gençlerin oranının yüzde 71 iken bu oran geçen sene yüzde 46 ya düşerek, gelecekten umudunu kesenlerin ise yüzde 33'ten yüzde 56'ya çıktığını aktardı.
'Eğitim, mutluluk içinde çocukların yeteneklerini keşfetmesini sağlamaktır' diye belirten İzgören; 'Egebil Öğrencisi Mutludur" sloganı ile çıktığımız eğitim öğretim yolculuğunda yine bireyselleştirilmiş eğitim modelimizin ne kadar önemli olduğunu bizlere hatırlattı.